Sonsuzluğun Sonu

30/06/2024

Bu hikayenin bu şekilde son bulacağını muhtemelen kimse tahmin etmemiştir. Şahsen bende böyle bir son olacağını tahmin etmezdim. Her ne kadar Onsra'ya karşı hepimizin bir güven problemi olsada %0,01 ihtimal bir şeyler yaşanabilir diye düşünüyorduk. Hatta bu düşüncemizin olmasına sebep olan şey Onsra'nın davranışlarıydı. Peki neden son buldu? Ne yaşanmış olabilir? Size dün ve bugün olanları anlatacağım.

Dün gece saat 23:30'da Onsra'yı aramaya karar verdim. 2 hafta sonra psikolog randevum vardı ve konuşmamız gereken konuyu konuşamadan bir kere daha seansa gitmeyi istemedim. "Hayrola, bir şey mi oldu? Beni normalde aramazsın." diyerek açtı telefonu. Evet, ben onu hiç aramamıştım. Sanırım bu ilk ve son arayışım oldu. "Müsait misin? Seninle konuşmam gerekenler var." dedim. "Şuan çalışıyorum ama çok önemliyse anlatabilirsin. Şuan işim arabayla olduğundan konuşmamız sıkıntı yaratmaz." dedi. "Sana gönderdiğim yazıyı okudun mu? Ona göre konuya gireceğim." dedim. "Yarısına kadar gelebildim. Kendime ayıracak 2 dakika vaktim yok. O yüzden kalanını okuyamadım." dedi.

Yüksek ihtimal evlilikten bahsettiğim kısmı okumamıştı. Derin bir nefes alıp cesaretimi topladım ve ona bu meseleden bahsettim. Onunla evlenebileceğimi, onun için her şeyi göze alabileceğimi ve onun için tedaviye başladığımı söyledim. Bütün bunlardan sonra şeffaf olup ne düşünüyorsa pat pat söylemesini beklersiniz değil mi? Öyle olmadı. Hatta asla aklıma gelmeyecek şeyler duydum. Onsra birden bu konudan kaçmaya ve konuyu değiştirmeye başladı. Ben bir noktada konuya döndürüp bir şey söylemesini bekledim ve o hep aynı cümleleri kurdu. "Gelecekte ne olacağını bilemeyiz."

Düne kadar her şey iyiydi. İyi miyim diye beni kontrol ediyordu ve en ufak fırsatta evlilikten bahsediyordu? Ne oldu birden? Ben ciddiye binince bir şeyler mi değişti? "Biz çok farklıyız ve birbirimize uymuyoruz. Sen kpop seviyorsun ama ben nefret ediyorum mesela. Veya ben alkol ve sigara tüketiyorum ama sen bu güne kadar hiç içmemişsin. Biz çok zıttız." dedi. İçimden sabır çekerek bana net olmasını söyledim. Psikoloğumun dediği şeyden bahsettim ona. "Birbirimize karşı net olmazsak bir yere varamayız. O yüzden benim yaptığım gibi seninde net olmanı bekliyorum." dedim. "Ben netim zaten. Seni arkadaşım olarak görüyorum. Gelecekte tabi belki değişedebilir. Orasını bilemem." dedi. Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım. Bu muydu net hali?

"Sen şuan benim söylediğimi yapmıyorsun. Sana şuandan bahsetmeni istedikçe sen gelecekle ilgili varsayım yapıyorsun. Ben senden geleceği değil şu anı istiyorum. Güncel duygu ve düşüncelerini istiyorum. Benden bir şey saklamaya çalışma çünkü hiç yardımcı olmuyor." dedim. "Ben senin ne istediğini anlamadım. Sen bana soru sor ben cevap vereyim." dedi. "Peki o zaman ilk eski bir şeyi sormak istiyorum. Neden sevgilin varken beni görmek istedin?" dedim. "Benim için çok önemli değildi. Seni arkadaşım olarak görüyordum ve yaşadığın şehre bir daha gelmeyeceğimi biliyordum. Sevgilimin ne düşündüğü umrumda değildi açıkçası." dedi. Böyle bir cevap beklemediğim için açıkçası şoka girdim. Bir insan bu kadar mal olamaz herhalde. "Kızın ne düşündüğü umrumda değil mi? Kız aldatıldığını düşünücekti ve hiçbir şeyle ilgisi olmayan benden nefret edecekti. Ne demek umrumda değildi?" dedim. "Bana güvenmiyorsa sevgilim olmasaydı." dedi. Ağzım açık bir şekilde dinliyordum onu. Gerçekten böyle mi düşünüyordu? "Onsra, ben senden hoşlanıyordum. Sen senden hoşlanan eski sevgilinle görüşmek istedin. Ne demek güvenmiyorsa sevgilim olmasaydı? Kim olsa kendini kötü hisseder. Empati yapamıyor musun?" dedim. "Yapıyorum. O zamanki kafam olsa aldatıldığımı düşünürdüm ama şuanki kafamla düşünmüyorum. Sonuçta sevgilim bana ait ve bunu biliyorum." dedi.

Daha fazla bu konu hakkında konuşup delirmek istemediğim için başka bir soru sordum. "Peki bana niye daha önce söylemedin sevdiğin biri olduğunu? Söylesen sakin karşılardım açıkçası." dedim. "Sana aniden bunu söylemek istemedim çünkü doğruya doğru senin ayarın belli olmuyor. Birden delirip bir şeyler yapmaya kalkabilirdin. Daha kötü olabilirdi her şey. O yüzden söylemek istemedim." dedi. Bunu tahmin etmiştim. Takıntılı gibi göründüğümden kıza gidip bir şeyler yazmamdan korkmuştu. "Bunu tahmin etmiştim. Sormasam olurmuş, neyse. Keşke senden öğrenmiş olsaydım. Doğum günümde öğrenmek hiç hoş olmamıştı." dedim. "Peki bana niye her fırsatta senden çok iyi anne olur dedin? Neden evlenebileceğim kişi için örnek düşünürken kendini örnek gösterdin? Bunun sebebi içten içe bana karşı duyduğun ilgi olabilir mi?" dedim. "Onları içimdeki çocuk tetiklediği için söyledim. Bazen aklımdan geçenleri küt diye söyletiyor. Bunu sevmiyorum. Benle alakalı bir durum değil yani. Tamamen içimdeki çocuk yüzünden ağzımdan kaçıyordu." dedi. Asıl cevabın bu olmadığını biliyoruz değil mi? Yalan söylüyor. Bunu anlamayacak kadar aptal değilim.

Biz çocukken tanıştık ve çocukken sevgiliydik. Üçüncü şahısların yüzünden istemeden bitirdiğimiz bir ilişki yüzünden yarım kalmış hissediyoruz. O da böyle hissediyor. İçindeki çocuk yarım kalmışlığı hissettiği için tetikliyor onu. Bana karşı olan ilgisinin farkında fakat kabul etmek istemiyor çünkü benim gibi bizden bir daha olmayacağına inanıyor. Bana ilgi duyuyorken nasıl benden kaçabilir? Daha doğrusu duymak istediklerini ona söylediğimde nasıl bu kadar değişebildi? "Bu arada ben evlenmeden önce çocuk yapıp o kadını o şekilde hayatıma almayı düşünüyorum." dedi. Ne? Benden bu kadar. Ben evlilik sonrası çocuğa bile kendimi zor ikna etmeye başlamışken bunu kabul edemem. Benim için burada bitti.

Peki bugün ne oldu dersiniz? Onsra normalde takıldığı arkadaşlarıyla fotoğraf paylaşan biri değildir ve bugün bir fotoğraf paylaşmış. Yerde oturuyor ve yanında bir kız var. Kız Satürn'ü andıran bir görünüşe sahip ama Satürn tabiki çok daha güzel. Bunu kendimi kandırmak için söylemiyorum. Gerçekten durum bu. Kız Onsra'ya yaslanmış ve Onsra'nın kolu kızın omuzlarında. Kızın kolu ise Onsra'nın bacağından aşağı sarkıyor ve kızın göğüsleri Onsra'nın bacağına değiyor. Kız siyahi (teni normal siyahilerden daha açık) ve uzun boylu. Kilolu biri ve saçları omuz hizzasında kıvırcık, kahkülü yok. Göğüsleri anlayacağınız üzere büyük ve dekoltesi çok açık bir üst giymiş. Parmağında ise tek taş bir yüzük var.

Tüm bu konuşmaların ardından bu fotoğrafı paylaşmasındaki amaç ne? Her şeyi geçtim, Satürn'ü andıran birini bulup nasıl böyle bir fotoğraf çekebildi? Görünce ne yapmamı bekliyordu? Dalga mı geçiyor? Kıskanmamı mı bekliyor? Ağzına mı sıçmalıyım? Oturup saatlerce ağlamalı mıyım? Ne bekliyor?