Angela'ya Mektup
- Mezardaki Çiçek
- 13 Ara 2024
- 2 dakikada okunur
4Aralık 2022
Sevgili nasıl hitap edeceğimi bilemediğim kabusum;
Neredeyse 3 yıl oldu değil mi? Nasıldı hayatın? Mutlu muydun? Bensiz yaşadığın hayatından memnun musun? En çok neyi merak ediyorum biliyor musun? Vicdan azabı çekip çekmediğini. Muhtemelen çekmiyorsun. Bana verdiğin hasarın farkında bile olmadığına öyle eminim ki. Arkanda bir cehennem bıraktığından habersiz yaşıyorsun.
Herkes iyi biri olduğunu düşünüyor değil mi? Ben düşünmüyorum. Benim tanıdığım kişinin bambaşka birine dönüştüğünü düşünüyorum. Söylesene, beni hiçe saymak nasıl bir histi? Başka arkadaşlarına gösterdiğin ayrıcalıkları bana göstermemen nasıl koydu biliyor musun? Onlara gösterdiğin ayrıcalıkları bana yakın olduğun halde göstermedin.
Tamam, seni de anlıyorum. O dönem bana güvenmek çok zordu çünkü iyi değildim. Şizofrendim belkide, bilmiyorum. O hale gelmeme sebep olan onlardı. Çoğu lafımın güvenilmez olduğunu kabul ediyorum ama nasıl olur da sana karşı kötü şeyler söylediğime inanabilirsin? İki tarafı dinlemeden karar vermeyen o yanına ne oldu senin? Sana ne kadar değer verdiğimi bildiğin halde bunu nasıl yapabildin? Mina mı doldurdu seni? Bak bu kesin olmuştur. Hatta sen, onun yüzünden Satürn'ün ölümünden prim kasacak kadar iğrenç biri olduğumu düşünüyorsundur. Yazık cidden. Böyle yalanlara inanıp kendi ellerinle güzel arkadaşlığımızı bok edecek kadar gerizekalısın.
Öyle bir noktada hayatımdan siktir olup gittin ki delirdim. Sana en çok ihtiyaç duyduğum an bıraktın beni. O ruh hastalarının içinde tek kaldım senin yüzünden. Sonra ne oldu biliyor musun? Gerçekten delirdim. Çok ciddiyim. Öyle birine döndüm ki ben bile kendimi tanıyamadım. Bana neler yaşattıklarından haberin bile yok ki anlatsam inanmazdın zaten. Şuan bile inanacağını sanmıyorum.
Senin yüzünden geceleri uyuyamıyorum. Neden biliyor musun? Her seferinde kabuslarımın baş kahramanı oluyorsun. Aslında kötü rüyalar değiller fakat uyanıp gerçeğe döndüğümde o rüyalar kalbime bıçak gibi saplanıyor. Sana mektup yazarken bile ellerim titriyor.
Bırak suratını görmeyi ismini dahi duymak istemiyorum. İsmini duyunca bile kötü oluyorsam seni görünce ne hale gelirim düşün. Gerçi hayal gücün buna yetmeyecektir. Bana da inanmayacağına göre nasıl bir hale geldiğime şahit olan Kraliçeme sor. Hiç değilse ona inanırsın değil mi?
Ben bahsetmediğim sürece kimse ondan bahsetmeyecek diye katı bir kural koydum. Senden bahsettiğimdeyse hep birlikte geçirdiğimiz güzel anılarımızdan bahsediyorum. Senden bahsederken sesim titriyor. Senin hakkında bin tane kötü şey duymama rağmen inanmadığımı herkese belli ettim. Buna rağmen sen arkandan kötü şeyler söylediğime inanıyorsun. Umarım hayatının geri kalanında vicdan azabı çekersin.
Seni affedebilir miyim bilmiyorum. İçimde öldürdüğüm 16 yaşındaki halim umutla seni affetmemi ve bu konuya bir çözüm bulup tekrar arkadaş olmamızı çok istiyor. Benim saf ve aptal yanım seninle tekrar eskisi gibi olabileceğine inanıyor. Buna rağmen sana verdiğim değeri sorguluyorsan daha fazla ne diyebilirim ki?
コメント